Son yıllarda Türkiye’de bebek ölüm hızında önemli bir düşüş kaydedildi. Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan son verilere göre, 2023 yılı itibarıyla her 1.000 canlı doğum başına düşen bebek ölüm oranı 10 olarak açıklandı. Bu haberde, hem illere göre bebek ölüm oranlarının yıllara göre değişimini, hem de anne-babanın eğitim durumlarına göre bebek ölümleri sayılarını göstrmeye çalıştım.
Bin canlı doğum başına düşen bebek ölüm sayısını ifade eden bebek ölüm hızı 2022 yılında 9,2 seviyesindeydi. Bu oran, 2000’li yılların başında 30’lar seviyesindeyken, yapılan sağlık yatırımları ve geliştirilmiş sağlık hizmetleri sayesinde önemli ölçüde geriledi. Bebek ölüm sayısı, 2022 yılında 9555 iken, 2023 yılında 9575 oldu.
Türkiye’nin bebek ölüm hızındaki bu düşüş, sağlık hizmetlerine erişimin artırılması, aşılama programlarının yaygınlaştırılması ve anne-bebek sağlığına yönelik projelerin hayata geçirilmesi ile mümkün olabildi. İllere göre bebek ölüm hızlarını aşağıdaki haritada gösterdim.
Bu haritaya göre, 2023 yılında bebek ölümlerinin en yoğun olarak görüldüğü il, binde 23,0 ile Adıyaman. Adıyaman’ı Kahramanmaraş (binde 20,8), Hatay (binde 20,3), Gaziantep (binde 17,7), Şanlıurfa (binde 17,5) ve Kilis (binde 15,0) takip ediyor.
2023’te bebek ölüm oranının en düşük olduğu iller ise, Bayburt (binde 3,5), Eskişehir (4,9), Çanakkale (4,9), Artvin (5,0) ve Ordu (5,3).
2009 ve 2023 yılları arasında 15 yıllık dönemde, bebek ölüm oranlarının ortalamasını aldığımızda Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Şırnak, Siirt, Hakkari, Muş, Mardin, Ağrı, Bingöl, Bitlis, Van, Adıyaman, Batman, Kahramanmaraş, Malatya, Kars, Elazığ, Hatay ve Diyarbakır en yoğun olarak bebek ölümünün yaşandığı iller olarak görünüyor.
2009-2023 döneminde, en az bebek ölümünün yaşandığı iller; Kırklareli, Edirne, Karabük, Bolu, Ankara, Bilecik, Antalya, Artvin, Bursa, Giresun, Eskişehir ve İstanbul olarak tespit ediliyor.
Türkiye’de son yıllarda bebek ölüm hızının azalmasında, en önemli etken elbette ki, halkın sağlık hizmetlerine daha kolay ulaşımı ve aşılama programları.
Anne ve Babanın eğitim durumlarına göre bebek ölümleri
Anne ve babanın eğitim durumu, bebek ölüm hızını önemli ölçüde etkileyen faktörlerden biridir. Eğitim düzeyi, ebeveynlerin sağlık bilgisi, sağlık hizmetlerine erişimi ve genel yaşam koşulları üzerinde doğrudan etkilidir.
Türkiye’de, erişilebilen istatistiklere göre anne ve babanın eğitim durumlarına göre bebeklerin ölüm istatistiklerini gösteren tablo aşağıdaki gibidir. Bu tabloya, göre genelde lise mezunu anne-babaların bebeklerini kaybettikleri görülmektedir. Son yıllara doğru, üniversite mezunu sayısının artmasıyla birlikte üniversite mezunu ailelerin bebek ölümlerinde artış görülmekle birlikte, daha çok lise mezunu anne-babaların bebeklerinin hayatlarını kaybettiği iddia edilebilir.
Yukarıdaki tabloya göre, aşağıdaki sonuç çıkartılabilir:
Eğitimli anneler, genellikle daha iyi sağlık bilgisine ve sağlık hizmetlerine erişim imkanına sahiptir. Bu anneler, hamilelik süresince ve doğum sonrasında gerekli sağlık kontrollerini yaptırarak, bebeklerinin sağlık durumunu daha iyi takip edebilirler. Ayrıca, beslenme, hijyen ve aşılar konusunda daha bilinçli oldukları için bebeklerinin sağlığını koruma konusunda daha başarılı olurlar.
Eğitim seviyesi düşük olan anneler, sağlık bilgisi ve hizmetlerine erişim konusunda zorluk yaşayabilirler. Bu durum, hamilelik sürecinde ve doğum sonrasında yeterli sağlık hizmeti alamamalarına yol açabilir. Ayrıca, beslenme ve hijyen konularında yeterli bilgiye sahip olmamaları, bebek ölüm riskini artırabilir.
Eğitimli babalar, genellikle daha iyi ekonomik koşullara sahip olabilir ve ailelerine daha iyi yaşam şartları sağlayabilirler. Bu, bebeklerin sağlıklı büyüme ve gelişme şansını artırır. Ayrıca, eğitimli babalar, anne ve bebek sağlığı konusunda daha bilinçli olabilir ve gerekli sağlık hizmetlerine erişimi teşvik edebilirler.
Düşük eğitim düzeyine sahip babalar, ailelerine yeterli ekonomik destek sağlayamayabilir ve sağlık hizmetlerine erişim konusunda bilgi eksikliği yaşayabilirler. Bu durum, bebeklerin sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Eğitim seviyesinin yükseltilmesi, genel toplum sağlığını iyileştirmek için kritik öneme sahiptir. Sağlık Bakanlığı ve diğer sağlık kuruluşları tarafından yürütülen eğitim ve bilinçlendirme kampanyaları, ebeveynlerin sağlık bilgisi ve farkındalığını artırmayı amaçlamaktadır. Bu kampanyalar, beslenme, hijyen, aşılama ve doğum sonrası bakım konularında ebeveynlere bilgi sağlamaktadır.
Eğitim düzeyi ile sosyoekonomik durum arasında güçlü bir ilişki bulunmaktadır. Eğitimli bireyler, genellikle daha iyi iş imkanlarına sahip olup, daha iyi ekonomik koşullarda yaşayabilirler. Bu durum, bebeklerin daha sağlıklı bir çevrede büyümesini ve sağlık hizmetlerine daha kolay erişmesini sağlar.
Bebek ölümleri nasıl azalabilir?
Türkiye’de bebek ölüm hızının düşüşüne katkı sağlayan başlıca faktörler arasında şunlar yer alıyor:
- Gelişmiş Sağlık Hizmetleri: Özellikle doğum öncesi ve doğum sonrası bakım hizmetlerine erişimin artması, bebeklerin sağlık durumunu olumlu yönde etkiledi. Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü mobil sağlık hizmetleri ve aile hekimliği uygulamaları, anne ve bebeklerin düzenli sağlık kontrollerine erişimini sağladı.
- Aşılama Programları: Türkiye, geniş kapsamlı aşılama programları ile bebeklerin enfeksiyon hastalıklarına karşı korunmasında önemli adımlar attı. Özellikle bebek ölümlerine yol açan bulaşıcı hastalıkların aşı ile önlenmesi, ölüm oranlarını ciddi şekilde düşürdü.
- Eğitim ve Bilinçlendirme Kampanyaları: Anne adaylarının gebelik süresince ve doğum sonrası dönemde bilinçlendirilmesi, bebek sağlığını koruyucu önlemler konusunda farkındalığın artmasını sağladı. Sağlık personeli tarafından verilen eğitimler ve toplumsal farkındalık kampanyaları bu konuda önemli rol oynadı.
- Sosyal Destek Programları: Sosyal yardımlar ve destek programları, özellikle düşük gelirli ailelerin sağlık hizmetlerine erişimini artırarak, bebeklerin sağlıklı büyüme ve gelişimini destekledi.
Sağlık uzmanları, Türkiye’deki bu olumlu gelişmelerin devam etmesi için sağlık politikalarının sürekli gözden geçirilmesi ve iyileştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, bebek ölüm hızını daha da düşürmek için kırsal ve dezavantajlı bölgelerdeki sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.