ILGA-Avrupa’nın hazırladığı “Gökkuşağı Haritası” raporuna göre, Türkiye, LGBT+ hakları açısından Avrupa’nın en düşük sıralamalarında yer alıyor. Listenin başında Malta bulunurken, onu İzlanda ve Belçika izliyor. Avrupa Birliği’nde LGBT+ haklarının en çok ihlal edildiği ülke ise Polonya olarak görülüyor. Bu sıralama, Polonya’nın mevcut yasalarının LGBT+ bireyleri yeterince koruyamadığını göstererek, eşitlik sağlanması için daha iyi yasal düzenlemelere ihtiyaç duyulduğunu ortaya koyuyor.
Türkiye’de Durum: Siyasiler ve dini liderler nefreti körükledi
ILGA, Türkiye’de LGBTİ+ bireylerin 2023 yılı boyunca karşılaştıkları hak ihlalleri hakkında önemli gözlemler ve tespitler paylaştı. Raporda, bu dönemde siyasetçiler ve dini liderlerin LGBTİ+ karşıtı söylemlerini artırdığına dikkat çekildi.
Raporda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, LGBTİ+ karşıtı en yüksek sesle konuşan kişi olduğu belirtildi. Rapor, Erdoğan’ın LGBTİ+ örgütlerinin yasaklanması ve geleneksel aile değerlerinin korunmasını 2023 seçim kampanyasının temel unsurları olarak öne çıkardığını vurguladı. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz yıl seçim sonuçları açıklandıktan sonra yaptığı konuşmada “Aile kurumunu koruma” sözü vererek LGBTİ+ hakları ve örgütleri üzerindeki baskının artacağına dair mesaj verdiği, Ekim ayında yaptığı bir diğer konuşmada da LGBTİ+ bireylerini “aile için en büyük tehditlerden biri” olarak tanımladığı hatırlatıldı.
Raporda, 2023 seçimleriyle birlikte LGBTİ+ karşıtı Yeni Refah Partisi ve HÜDA-PAR’ın meclise girmesi, muhalefetin bile LGBTİ+ haklarını savunmada tereddüt yaşadığı ve Avrupa Konseyi’nden Türkiye’ye “LGBTİ bireylere karşı eşi benzeri görülmemiş nefret söylemine son verme” çağrısında bulunulduğu ifade edildi.
“Hükümet Yanlısı Medya Nefret Söylemiyle Hedef Gösterdi”
Seçimlerden sonra da hükümet yanlısı medyada LGBTİ+ bireyler hakkında nefret söylemlerinin devam ettiğine dikkat çeken ILGA raporu, “Özellikle genel seçimlerden sonra hükümete yakın medyada ‘LGBT terörü’ ifadesi sıkça kullanıldı. LGBTİ+ karşıtı görüşleriyle tanınan Yeni Akit Gazetesi, LGBTİ+ hakları konusunda çalışan baroları hedef gösterdi. Ayrıca, LGBTİ+ bireylerini hastalık olarak tanımlayan ve ‘uzman’ görüşlerine yer veren haberler yapıldı,” denildi.
RTÜK’ün, LGBTİ+ karşıtı “LGBT propagandasına dur de” kamu spotunun yayınlanmasına onay verdiği, buna karşılık Kaos GL’nin yaptığı suç duyurusunun savcılık tarafından “Aile kurumunu koruma” gerekçesiyle düşürüldüğü hatırlatıldı. Ayrıca, bu kamu spotunu protesto eden 10 aktivistin gözaltına alındığı bilgisi de verildi.
Nefret Kaynaklı Şiddet
ILGA raporu, güvenlik güçlerinin LGBTİ+ bireyleri nefret suçlarından korumakta yetersiz kaldığını ve birçok saldırının cezasız kaldığını vurguladı. Hükümetin yasaklar ve sansür aracılığıyla LGBTİ+ kişileri ve bu konuları “kamusal alandan silmek için acımasızca çaba sarf ettiğine” dikkat çekildi.
Raporda, cinayet ve şiddet eylemlerinin detaylandırıldığı, bu olayların aydınlatılması için yeterli çabanın gösterilmediği belirtilirken, LGBTİ+ bireylere yönelik polis baskısının arttığı ifade edildi. Sivil toplumun, gözaltı sayısının azalmış olmasına rağmen polisin işkence ve kötü muamelesinin 2023 yılında daha yaygın hale geldiğini bildirdiği aktarıldı.
Polonya, Avrupa Birliği’nde LGBT+ Topluluğunun Eşitliği Açısından ILGA Europe Sıralamasında Son Sırada
Polonya, %18 puanla AB içinde son sırada yer alırken, Romanya (%19) ve Bulgaristan (%23) gibi ülkeler de düşük sıralarda konumlandı. Polonya’da “aile,” “nefret suçları” ve “nefret söylemi” gibi kritik kategorilerde puan alınamaması, LGBT+ bireylerin güvenliğine yönelik eksikliği ortaya koyuyor. ILGA-Avrupa Savunuculuk Direktörü Katrin Hugendubel, LGBT+ bireylerin Avrupa genelinde nefret söylemi ve şiddetle karşı karşıya kaldığını ve birçok ülkenin yeterli yasal adımları atmakta geciktiğini vurguladı. Hugendubel, azınlıkları korumak için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmamasının tehlikeli bir boşluk yarattığını belirtti.
Polonya, Avrupa Birliği’nde son sırada yer alarak %18’lik bir puan elde etti. LGBT hakları konusunda Polonya’dan daha az puan alan ülkeler; San Marino (%15), Monaco (%14), Belarus (%11), Ermenistan (%9), Türkiye (%5), Azerbaycan (%2) ve Rusya (%2) oldu.
Polonya, 7 kategori içinde üçünden (Aile, Nefret Suçları ve Nefret Söylemi, İnterseks Bireylerin Bedensel Bütünlüğü) sıfır puan aldı.
Trans-Fuzja Vakfı’ndan Julia Kata, Polonya’nın Avrupa Birliği üye ülkeleri arasında son sırada yer aldığını vurguladı. Kata, “Aile ve nefret suçları ile nefret söylemi kategorisinde hiçbir puanın verilmemesi önemli bir durumdur. Bu, LGBT ailelerinin ve kendi evlerinde ve kamusal alanlarda fiziksel ve psikolojik nefret yaşayan bireylerin hiçbir koruma almadığı anlamına geliyor,” dedi.
ILGA-Europe’de savunuculuk müdürü olan Katrin Hugendubel, Avrupa’nın dört bir yanında LGBT+ bireylerin nefret söylemi ve şiddet hedefi haline geldiğini, insan haklarının sürekli olarak ihlal edildiğini belirtti.
Dünya genelinde küresel puanlar şöyle:
Diğer ülkelerde LGBT+hakları
Bu yıl “Gökkuşağı Haritası”nın üst sıralarında yer alan ülkeler, LGBT+ hakları konusunda önemli adımlar attılar. Örneğin:
- Almanya: Nefret suçlarına yönelik yasalarını genişletti.
- Yunanistan ve Estonya: Evlilik eşitliğini kabul ederek LGBT+ bireylerin çocuk evlat edinmesine izin verdi.
Polonya’nın bu olumlu örneklerden ilham alarak yasal iyileştirmelere yönelmesi umuluyor. Avrupa Birliği’nin temsil ettiği eşitlik ve insan haklarına uygun hareket etme yükümlülüğünün altı çizilerek, Polonya’daki yetkililere LGBT+ bireylerin güvenliğini sağlama çağrısında bulunuluyor. ILGA-Avrupa’nın İcra Direktörü Chaber, bu yasal düzenlemelerin yapılmaması halinde güvenlik ve hukukun üstünlüğünden söz edilemeyeceğini belirtti.
Dünyadan birkaç sayı:
- İstihdam alanında cinsel yönelime dayalı ayrımcılık 40 ülkede yasaktır.
- İstihdam alanında cinsiyet kimliğine dayalı ayrımcılık 35 ülkede yasaktır.
- İstihdam alanında cinsiyete dayalı ayrımcılık 12 ülkede yasaktır.
- LGBT+’lerin ayrımcılığa karşı hiçbir korumaya sahip olmadığı 6 ülke var.
- Belçika, Bosna-Hersek, Danimarka, Finlandiya, Yunanistan, İzlanda, Karadağ, Sırbistan ve İspanya, ayrımcılık karşıtı mevzuatlarında SOGIESC’in tam kapsamına sahip olan tek ülkelerdir.
- Dönüşüm uygulamaları yasaklanan ülke sayısı 10’dur.
- Cinsel yönelim üzerinde sistematik olarak, “eşitlik örgütleri”nin çalıştığı 36 ülke var. Bu sayı cinsiyet kimliği üzerinde çalışan eşitlik organları için sadece 31 ve cinsiyet özellikleri üzerinde çalışan sadece 12’dir.
- Bosna-Hersek, Danimarka, Estonya, Fransa, Yunanistan, İzlanda, İrlanda, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Norveç ve Almanya ile İngiltere’nin bazı bölgelerinde etkili bir şekilde uygulanan ulusal eşitlik eylem planları bulunmaktadır.
- LGBT+ bireyler, cinsel yönelimleri veya cinsiyet kimlikleri nedeniyle yasal veya idari bir kısıtlama olmaksızın 24 ülkede kan bağışında bulunabiliyor.
- İzlanda, yasaları ve politikalarıyla eşitlik ve ayrımcılık yapmama konusunda kriterlerimizi karşılayarak sıralamada en üst sırada yer almaktadır.
- Azerbaycan, Monako, Rusya ve Türkiye’de eşitlik ve ayrımcılık yapılmaması konusunda yasal ve politik koruma sıfırdır.
Rainbow Map Hakkında
2009 yılından beri ILGA-Europe tarafından yayımlanan “Gökkuşağı Haritası” (Rainbow Map), LGBT’lere karşı toplumun tutumunu ve kabul seviyesini ölçmüyor; aksine, ulusal yasaların ve hukukun uygulanmasının titiz bir analizini yapıyor. Bu ölçekte yapılan incelemeler şöyle:
- Eşitlik ve ayrımcılığın yasaklanması
- Aile
- Nefret suçları ve nefret söylemi
- Cinsiyet uyumu ve bedensel bütünlük
- İnterseks bireylerin bedensel bütünlüğü
- Sivil özgürlükler (örneğin, toplanma, dernek kurma ve ifade özgürlüğü)
- Sığınma hakkı
“Rainbow Map,” 49 ülkeyi kapsamakta ve Avrupa’daki LGBT+ eşitliği için çalışan organizasyonlarla danışılmaktadır. Polonya’da bu yılki sıralama için, Homofobiye Karşı Kampanya (KPH) ve Trans-Fuzja Vakfı’na danışılmıştır.